Bodrum’u kış aylarında mesken tutan sevimli göçmen kuşlar

3737 Kez Okundu





Flamingo dendiğinde bizim neslin aklına ilk gelen 1980’lerde yayınlanan “Flamingo Yolu” adlı dizidir. şžerif Titus’u, Lane Balou’yu ve sarışın güzel Constance’ı hâlâ hatırlarız çoğumuz.
Dizinin jeneriğinde havalanan pembe beyaz flamingoları sempatiyle izlerken bizim coğrafyamızın bu doğa harikası yaratıklar için bir yaşam alanı olduğundan ise nedense haberimiz yoktur.  

Oysa flamingolar ve diğer göçmen kuşlar Ekim sonu Kasım başı gibi yanı başımızdaki Tuzla sulak alanına kışlamak ve üremek için gelmeye başlarlar. Aralık-Ocak-şžubat aylarında çoğalır ve şžubat sonundan başlayarak tekrar geldikleri yöne göç ederler.

İspinoz, küçük karabatak, büyük akbalıkçıl, kılkuyruk, yağmurçunlu, kaşıkgaga, fiyu, terek düdükçünü, beyaz pelikan, dalmaçyalı, balık kartalı, gri balıkçıl, karabağ martısı gibi kuş türleri; ayrıca pek çok yabani ördek ve yabani kaz türü burada aylarca konaklar.  

Flamingo Yolu adlı diziyi izlerken bizim kendi coğrafyamızla hiç bağdaştırmadığımız, bir hayal ülkesinin güzelliği gibi algıladığımız bu kuşları bizden önceki nesil iyi tanıyordu hiç kuşkusuz. Eskiler ne güzel demişler türkülerde “Allı turnam bizim ele varırsan şeker söyle kaymak söyle bal söyle, Allı Turnam ne gezersin havada, kanadım kırıldı kaldım yollarda” Atalarımızın göçmen kuşlarla kurduğu kalpten bağ apaçık ortadayken, korkarım bizim neslimiz gibi bizden sonraki nesil de yabancılaşıyor göçmen kuşlara.

Çocuklarımız bizim göçmen kuşların yaşam alanlarını işgal etmemize, o bölgelere evler yaptığımıza şahit oluyorlar. Rant uğruna topraklarımızdaki yaşam zincirlerini koparıp, göçmen kuşlara barınacak yer bırakmadığımızda nasıl bir döngüyü engellediğimizin farkında olduğumuzu hiç sanmıyorum.

Bu kuşların neden göç ettiğine bile verecek kesin bir cevabımız henüz yok, her geçen gün göçmen kuşlarla ilgili yeni şeyler öğreniyor ve şaşırıyoruz.
Örneğin göçmen kuşların dünyanın manyetik alanının kuvvet çizgilerine göre kendi durumlarını tespit ettiklerini ve doğru yönü bulduklarını artık biliyoruz. Bulutlu bir günde bile yönlerini şaşırmazlar. Çok iyi hava tahmincileridir.
Havadaki barometrik basınç değişimini çok hafif olsa da fark edebilirler. Fırtına çıkacağını önceden keşfederler. Keskin bir görme gücüne sahiptirler. Binlerce kilometre ötedeki atmosfer basıncı
değişikliklerinin meydana getirdiği çok düşük frekanslı elektromanyetik dalgaları da fark ederler. Kuşlar insanlardan çok daha geniş bir dünyayı görür, duyar ve hissederler.

Milyonlarca göçmen kuşun uzun mesafeler kat ederek yaptığı yolculuk insanlar için hayati değer taşır. Kuşlar zararlı böceklerin baş düşmanıdır. Karaların çoğunun bulunduğu kuzey bölgelerine göç etmeselerdi ve yılın dörtte üçünü burada geçirmeselerdi, haşereler buralarda muazzam bir bitki katliamı
yapardı. Baharda milyonlarca böcek, bitkiler üzerine yumurta bırakır. Bunlardan çıkan tırtıllar, kuşlar tarafından
yenilerek kontrol altında tutulur. Çeşitli kurt, böcek ve çekirge yumurtalarını yiyerek mutlak bir kıtlığın önüne geçerler.

Hal böyleyken ve henüz Güllük – Tuzla Sulak Alanı hâlâ bu güzel canlılar için uğrak yeriyken rahat bırakalım da
yaşasınlar!
.   

Tuzla ve Güllük Sulak Alanı
 
Alanı: 520 Hektar
Sulak Alan Tipi: Doğal

Halep Çamı Tabiatı Koruma Alanına komşu, sulak alan havzası, Tuzla Sulak Alanı ve Güllük Dalyanı alanından oluşmaktadır. Yaklaşık 1180 Hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Tuzla ve Güllük 2001 yılında (IBA Important Bird Area) önemli kuş alanı olarak tanımlanmıştır. Tuzla Gölü ve Güllük Dalyanının hafif tuzlu ve acımsı suyu; kuşların yaşamsal besin kaynağı olan balık, deniz yosunları ve küçük canlıları barındırır. Tuzla ve Güllük her yıl 2 bin flamingoya ev sahipliği yapmaktadır. Sürü halinde havalandıklarında, pembe ve siyah kanatlarıyla gerçekten görülmeye değer bir manzara oluştururlar.
 
Bölgedeki kuşlar şu şekildedir: Nadir kuşlardan Dalmaçyalı(45 adet) ve Beyaz Pelikan, Balık Kartalı, Gri Balıkçıl(230 civarında), Kaz türleri Tuzla’da görülebilir. Çamurlu sığ bölgelerde 3000 dolayında ördek türü, Karabağ Martısı 300 adet, İspinoz 50 adet, Büyük Akbalıkçıl 250 adet, Kılkuyruk 155 adet, Kaşıkgaga 500 adet, Fiyu 90 adet. Yağmurçunlular’a ve nadir türlerden Terek Düdükçünü’ne de burada rastlanılmaktadır.
 
Gölü çevreleyen çeşitlilik kuşlar için olduğu kadar diğer yabanıl hayvanlara da yaşam alanları sunmaktadır.

Genellikle su kaplumbağası, çeşitli yılan türleri, yabanıl domuzu, porsuk, tilki, oklu kirpi gibi türler yok olma tehlikesi altındadır.

Metruk tuzlası ve Güllük Dalyanı, sulak alanı besleyen yer altı suları ile birbirini destekleyen bir çanak oluşturmakta  ve sulak alan tek bir ekosistem olarak düşünülmelidir.
 
Tuzla ve Güllük Dalyanı, kuşların önemli konaklama ve beslenme alanlarındandır.

Kaynak: Çevre ve Orman Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Muğla İl Çevre ve Orman Müdürlüğü.


Konu Yazarı :

Yorumlarınızı Yazın

Your email address will not be published.

Sonraki Yazılar

Bodrum’dan Sakız Adası’na

Önceki Yazılar

Bodrum’da kış yaşamı ve çiçekleri

En Son Yazılarımızdan Seçmeler

Bodrum’un Sarnıçları

Bodrum’un Sarnıçları Bu yazı Bodrumlife Dergisinin Sonbahar 2022 Sayısında yayınlanmıştır. Yazı: Mimar Sedef Nazan DEVELİ