Güzel SanatlarFakültesi Heykel Bölümü yeni yerlerinde keyifle sanatsal objeler üretiyorlar

2656 Kez Okundu





Güzel
SanatlarFakültesi
Heykel Bölümü yeni yerlerinde keyifle
sanatsal objeler
üretiyorlar
Söyleşi  ve Fotoğraflar : Alp Gürhan

 Geçen yıl ilk mezunlarını veren Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Heykel Bölümü
Anabilim Dalı  Başkanı  Yar. Doç. Derviş Ergün ile söyleşi yaparken  geçtiğimiz dört yıl gözlerimizin önüne geldi. Yeni yerleşkedeki  binaları, atölyeleri görmeden mezun olanlar  aklımıza geldi…
Sonunda güzel mekanlara ve alet edevatlara kavuşulmuştu… Hüzünle anılan geçmiş dört yıl ardından umutla bakılan bir gelecek ışıltısını hem Derviş Hoca’nın gözlerinde hem de öğrencilerin işlerine dört elle sarılmalarında hissedebiliyorduk söykleşimiz süresince…

-Muğla Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi  Heykel Bölümü sonunda güzel bir binaya kavuştu.  Buraya gelene kadar neler yaşadık.
    
Kurucu üyesi olduğum ,Heykel Bölümü; 2004 -05 ders yılında 10 öğrenci ve bir öğretim üyesiyle eğitime başladı.
Uygulama dersleri Bodrum Belediyesine ait makine bakım ve onarım (Kademe) atölyesinde, desen ve diğer kuramsal dersler şehrin içinde kültür merkezi (Bedesten) için yaptırılan binada devam etti. Aslında binanın bir kısmı okul için kullanılıyordu ve yeterli değildi. Üç bölüm aynı mekan da ders işlemek zorundaydı. Ve giderek artan öğrenci sayısına cevap veremeyen öğretim kadrosu, atölye ve derslikler, makine, alet ve malzeme konuları acil çözüm bekliyordu.  Zorluklar özveriyle, sabır ve bu okulun kurumsallaşmasına olan güven sayesinde yavaş yavaş aşıldı. Yeri gelmişken söylemek zorundayım bu sorunların çözümünde Bodrum Belediyesi eski başkanı Mazlum Ağan, Kademe yetkilileri ve çalışanları, kendi ölçülerinde okulumuza tam destek vermişlerdir. Kültüre ve eğitime yapılan bu katkı için kendilerine teşekkür ederim.

Gelecekte okul nereye kurulacağı belirlenmişti. Ve bu sıkıntılı süreçten kurtulmanın çaresi bir an önce yeni okula geçilmesi olacaktı. Ancak bu yerleşkenin bitirilerek eğitime açılması kolay olmadı. Ortakent’de hazineye ait (bin dönüm) bir arazi Güzel Sanatlar Fakültesi yerleşkesi için tahsis edildi ve 2005 yılında okulun temeli atıldı. İnşaatın yapımına finansör olan firma vaadinden vazgeçti ve çalışmalar durdu.

İnşaat için gerekli olan proje, imar durumu, para, sit oluru, çet raporu, vb. konuların çözümünde karşılaşılan direnç ve mahkemeler, devam eden eğitimi olumsuz etkiledi.
Okulun geleceği konusunda yaşanan belirsizlik ve yılgınlık Muğla Üniversitesi Rektörü, sayın Prof. Dr. şžener Oktik’in kararlı duruşu, yoğun çabası ve özel ilgisi sayesinde inşaat çok kısa bir zaman içinde bitirildi. 2009 -10 öğretim yılında yeni binamıza taşındık. Ve Bodrum’da Güzel Sanatlar Fakültesi kurulamaz, bölgenin böyle bir kuruma ihtiyacı yoktur hakim düşünce geride kalmış oldu.

-Bölüm olarak eksikliklerimiz var mı? Eğitim aşamasında bugün nelerin eksikliğin duyuyorsunuz.

Heykel Bölümü; Uygulama atölyeleri ve derslikler şu anda mevcut öğrenci sayısına rahatlıkla yetiyor. Ama ileride sayı artarsa yetmeyebilir. Bölümde üç öğretim üyesi, bir araştırma görevlisi, bir teknik eleman ve desen dersleri için bir model görev yapmaktadır. Önümüzdeki yıllarda eğitim kadrosuna yeni elemanlar alınarak gerekli sayı tamamlanacaktır. Fakat şimdi az sayıdaki öğretim kadrosuyla eğitimi sürdürüyoruz. Ama eğitimin yüksek seviyede verildiği, diğer üniversitelerle karşılaştırma yapıldığında anlaşılmaktadır.

Uygulama atölyelerinde olması gereken makine ve aletlerin tamamlanmakta olduğu ve geri kalan teçhizatın önümüzdeki yıllarda tamamlanacağını söyleyebilirim. Zaman içinde ihtiyaç duyulacak makine ve aletler için de aynı durum söz konusudur.
               
– Öğrenciler genelde kendileri başlangıçta seçip geliyorlar ama geldikten sonra tutkuyla bağlanı kendini heykel yontmaya ne kadarı veriyor.

Bir öğrencinin, Güzel Sanatlar Fakültesini seçmesinin birçok nedeni var. Bazı öğrenciler gerçekten bu okullarda okumak istiyor. Yaratma duygusunu tatmin etmek istiyor. Bunu isterken naif ve amatörce yaklaştığını ve çoğu zaman sanatsal bilgiden olduğunu, sanatsal üst kimlik karşısında samimi olduğunu görüyorsunuz. Bu tür öğrenci Güzel Sanatlar Fakültesi için aranan öğrencidir. Diğer öğrenciler hemen hemen birbirine benzer ve aynı durum sergilerler. Az çok yetenekleri vardır. Fakat sanat öğrenme noktasında herhangi bir çabaları yoktur. Bulundukları konumda rutin eğitim programını tamamlayarak görevini bitireceklerini düşünürler. Aslında okul yeni kurulduğu için bir gelenek ve model sorunu taşımaktadır. İlgisiz öğrenciler için bu durum onların aleyhinedir. Kampüs havası ya da üniversite ortamı henüz yeni oluştu. Yeni ortam, kararsız öğrenciyi olumlu etkileyeceğini ve onun kaybetmesini önleyeceğini düşünüyorum.

– Okul sonrası için öğrenciler kaygı duyuyorlar mı.

Aslında Güzel Sanatlar Fakültesinin diploması fazla işe yaramaz. Çünkü bizden istenen ‘yaratı’  ortaya konulamıyorsa elimizdeki diplomanın fazla da bir önemi yoktur. Diğer uzmanlık alanlarında bu kadar keskin bir sonuç alma kıstası yoktur.  Toplum içinde karşılık bulan ve itibar gösterilen uzmanlık alanları her zaman önceliklidir. Genelde pozitif bilimler tercih edilir.  İnsanın karnı doyduktan sonra, ikinci sırada ihtiyaç duyduğu daha çok iç mimarisini tatmin etmek için yöneldiği şey sanattır. Ülkemizde sanata nasıl bakıldığı ve nasıl algılandığı, sosyal değeri ne olduğu öğrenci tarafından biliniyor. Doğal olarak bu geçek onun sanat eğitimine yönelmesinde ön koşul oluyor.

-Dersliklerimiz bu sene hayli rahat. Bu ortam ile geçen yılların verimleri karşılaştırıldığında  mekanın eğitime katkısı oldu mu…

Heykel Bölümü; Taş, ahşap, metal gibi malzemelerin ayrı ayrı mekanlarda çalışılabileceği üç adet uygulama atölyesi, heykel çamurunun, modelden yararlanarak şekillendirildiği modelaj atölyesi, pişmiş toprak (Terrokota) heykel atölyesi, Tasarım, çizim, maket vb konuların yapıldığı tasarım atölyesi ve ayrıca desen, kuramsal vb gibi derslerin yapıldığı ortak atölyelerden oluşmaktadır. Mevcut binalar şu anda Türkiye’de var olan Güzel Sanatlar Fakültelerine bakıldığında daha özeldir.

Çalışma mekanı insanın verimliliğini yakından ilgilendiriyor. Kademede üç tane atölyenin metrekaresi, şimdiki uygulama atölyesinin bir tanesine eşitti. Çoğu dersi aynı atölyede işlemek zorunda kalıyorduk. şžimdi her atölye farklı bir işlev içinde kullanılıyor. Bu ortam hem çalışma isteğini artırıyor hem de başarıyı getiriyor.  Yeni binamızda bunu açıkça olumlu olarak gözlemleyebiliyoruz.
    

– Dünya ile nasıl iletişim kuruyorsunuz.Yurtiçi ve yurtdışı organizasyonlara katılıyormusunuz. (Öğrenciler ve siz)

Sanat; evrensel bir uğraştır, anlatım dili, verdiği plastik değer, dolaşım hareketi özgürdür ve insanlığın ortak mirasıdır. Yani insan dediğimiz toplulukları ilgilendiren ortak değerdir. Bir kitap okurken, bir heykelin resmine bakarken yada bir spor etkinliği veya bilimsel çalışmalara katılırken toplulukların ortak alanında hareket ediyoruz. İnsana dair gerçek olgular üzerine kurulan sanat okullarının gerek yurt içi gerekse yurt dışı ilişkileri yürütmesi ortak alanda yürümesini zorunlu kılıyor. Sanatın beslenme kanallarını açık tutmak,  günceli yakalamak, yeni kuram ve kavramlardan haberdar olmak heykel bölümünün eğitim anlayışının omurgasını oluşturuyor. Çeşitli sanat etkinliklerine, heykel sempozyumu gibi yarışmalara gerek öğretim üyeleri gerekse bölüm öğrencileri katılıyor ve eserlerini uyguluyorlar.
 
Heykel bölümü, bu yıl İspanya’da III. yapılan uluslararası ‘La Escuela del Marmol de Andalucia’ heykel sempozyumuna üçüncü defa katıldı. Ev sahibi İspanya, Fransa,    Portekiz, Almanya, Belçika, Çek cumhuriyeti, İtalya ve Türkiye’nin katıldığı etkinlik on gün sürdü. Genelde iki öğrencimizle katıldığımız bu tür çalışmalar bölümümüz için uluslararası bir tecrübe kazanmamızı sağlıyor. Diğer okullarla yatay ilişkilerin önü açılıyor. Leanardo, Erasmuse gibi eğitim  programları karşılıklı burslarla öğrencilerin farklı ülkelerde okumasını teşvik ediyor.

Heykel bölümü adına kurulan bağlantılar okulun tanınması için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Yurt içindeki çalışmalarımız yurt dışına paralel olarak devam ediyor. Marmaris’te Heykel bölümü olarak katıldığımız uluslar arası etkinlik, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel bölümünün düzenlediği yarışmalı uluslar arası heykel sempozyumuna bir öğrencimiz, Erzurum  Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel bölümünün düzenlediği yarışmalı uluslararası kar heykel sempozyumuna iki öğrencimiz, Turgut Pura heykel yarışmasında sergileme alan bir öğrencimiz, Mimar Sinan Üniversitesi güzel sanatlar fakültesinin düzenlediği etkinlikte iki öğrencimiz, Muğla Üniversitesi bahar şenliği, Sıtkı Koçman günleri etkinlikleri adına bölüm sergileriyle kısacık kuruluş tarihimizden bu yana çok uzun yol aldığımızı söyleyebilirim. Heykel Bölümü olarak, ulusal ve uluslararası sanat eğitimi ve sanat çalışmalarıyla alanında örnek gösterilen, haklı bir seviyeye geleceğimiz gayet açıktır.     
– Örneğin belediyeler  veya kurumlar ya da firmalar  alanlarda ve mekanlarda kullanmak üzere öğrenci işlerini satın alıyorlar mı böyle bir  gelenek var mı .
Ülkemiz irili ufaklı iki yüz ülke içinde on sekizinci büyük ekonomidir. Bir ülkenin gelişmişlik seviyesi o ülkenin geliriyle ilgili olduğu söylenir. Fakat o ülkedeki din ve geleneksel toplum kuralları, siyasi ve kültür politikaları sanatın içeriğini ve niteliğini doğrudan belirlemektedir. Ekonomik gelişmişlik seviyesi, sanat ve kültürün özgürce üretilip, tüketilmesine destek verdiği sürece bir anlam kazanır. Ülkemiz de heykel sanatına gerekli önemin verilmediğini, çoğu zaman göstermelik yönlendirmelerle çalışmaların sürdürüldüğünü görüyoruz.  Heykel, çok az sanatçı tarafından yada Güzel Sanatlar Fakültelerinde dar bir alanda üretilip tartışılıyor. Sanatçı onurunu zedelemeden dik durmak ve onu kesintisiz sürdürebilmek imkansızı başarmak gibi bir şey ülkemizde.

Devlet kurumları, belediyeler, tüzel kişiliği olan özel kurumlar, bankalar, turizm şirketleri, müzeler, vakıflar, dernekler, kulüpler vb. bir çok  kuruluşlar sanata destek verebilir, sponsor olabilirler. Ne yazık ki böyle bir ne gelenek var nede alışkanlık.

Fakat biz bu konu üzerine ısrarlı bir şekilde gideceğiz ve sonunda güzel bir noktaya varacağımızı ümit ediyorum. Bir parantez içinde Ortakent Belediye Başkanı Mehmet Onur şžahbazın adını anmak ve kendisine teşekkür etmek istiyorum. Projelerimizi kendilerine anlattığımızda çok sıcak karşıladılar ve mütevazi desteklerini gösterdiler. Önümüzdeki günlerde ortak etkinliklerimizde birlikte hareket edeceğiz, bu sözü aldık. Bu tür etkinliklerin ses getireceğini düşünüyorum.          

– İlerisi için projelerimiz var mı… Örneğin okulun tamamlanması arzu edilen bölümleri. Alet edevat eksikliği. Vs.

Ortakent yerleşkesinde şu an üç bölüm  (Resim, Heykel, Grafik) eğitimine devam ediyor. Bir fakülte için bu sayı çok az. Önümüzdeki yıllarda ilave bölümler açılacak.


Konu Yazarı :

Yorumlarınızı Yazın

Your email address will not be published.

Sonraki Yazılar

Antik dönemde Bodrum’un Şarapları vardı. Şimdi neden olması

Önceki Yazılar

Kos-Bodrum Kültür Buluşması ikinci kez gerçekleşti

En Son Yazılarımızdan Seçmeler

Bodrum’un Sarnıçları

Bodrum’un Sarnıçları Bu yazı Bodrumlife Dergisinin Sonbahar 2022 Sayısında yayınlanmıştır. Yazı: Mimar Sedef Nazan DEVELİ