Beşpınar, Kırkpınar’a karşı…

2061 Kez Okundu





Beşpınar, Kırkpınar’a karşı…      

Bodrum’dan 1, 5 saat uzaklıktaki Menteşe Beldesi, Muğla’nın Kavaklıdere ilçesinin hemen ardında… Bodrum’la ilişkisi ise Menteşe’den gelip ancak ana ocağıyla ilişkisini koparmayan, Bodrumluların yakından tanıdığı Karataş ailesi. Ticaretlerini Bodrum’da sürdürürken beldeleriyle de ilişkilerini kesmemişler. Bir kardeşleri Mesut Karataş halen Menteşe’nin belediye başkanı …

 Gelirleri sınırlı. Tarım, hayvacılık gibi işlerin yanında en büyük özelllikleri çok güzel bir mesire yerine sahip olmaları. Beşpınar dedikleri yaylada bulunan Yerküpe Mağaraları ve üstünde 500 yıllık çınar ağaçlarıyla çevrili alan nedeniyle bölgede hayli tanınan bir yer olmuş Menteşe Beldesi…

 Hele hele buraya 15 yıl önce başlatılan Yağlı Güreşler eklenince, popülerliği birden bire artmış…

 Aslında alternatif bir turizm değeri olarak hemen aklımıza gelebilecek bir olay “geleneksel yağlı güreşlerimiz”.

 Bodrumlu iş adamı Mustafa Er, Menteşe Beldesini İsmail Karataş ve Ahmet Karataş’la yakın ilişkilerinden dolayı tanımış… Ve buraya yardım elini uzatmış…

 Beldeye girer girmez karşımıza çıkan “Mustafa Er Bulvarı” beldenin bu iş adamına saygısının bir ölçüsü…

 Yollarını yapmış, belediyeye her türlü yardım elini uzatmış ve en sonunda Beşpınar Güreşleri’nin Ağalığını da üstlenerek beldenin gözdesi haline gelmiş…

 Basın kartlarımızı almadan gittiğimiz güreş alanına girişte “Mustafa Er’in konuklarıyız” dediğimizde tüm kapıların açıldığını sevinerek gördük…

 Güreş alanındaki tribünlerin bir bölümü Ağa’nın misafirlerine ayrılmış. Aslında “Güreş Ağa” sı o günün en önemli insanı… Her dediği yerine getirilmekte, herkes ayrı bir saygı duymakta “Güreş Ağa” sına…

 Bu konuya devam edeceğiz, biz yine Menteşe’ye dönelim. Her hafta sonu dolup taşan bir panayır yeri “Beşpınar Mesire Alanı”. Güreşlerin olduğu günler ise (güreşler cumartesi günü başlayıp pazar akşamı geç vakitlerde sona eriyor) iğne atsanız yere düşmeyecek yoğunlukta oluyor. Civar köylerden, ilçelerden, illerden gelmiş yüzlerce araç… Cumartesi akşamı “Muazzez Ersoy”un güreşler şerefine verdiği konser ise işin cabası… Cihan Haber Ajansı üç kamerayla ve nakil aracıyla tüm güreşleri canlı yayında gerçekten cihana duyuruyor uydu aracılığıyla…

 Belediye hazırlıklı, ne de olsa 15 yıllık bir deneyimleri var… Tıkır tıkır işleyen bir sistem… Çınar ağaçları arasındaki mesire alanlarında seyyar satıcılar, ellerinde eldivenleriyle gözleme satışı yapan köylü kadınlar, bir yanda koca koca kazanlarda pişirilen ve gelen her önemli misafire sunulan yemekler… Hemen yanıbaşında yaşları 7 den başlayıp 25 lerin üzerine çıkan pehlivanlar.

 Bu sporun bu kadar çok rağbet gördüğünü ancak güreşleri izledikten sonra anlayabilirsiniz… Çocuk yaştaki pehlivanların abilerinden özenerek yaptıkları peşrev çekmeler hayli ilginç… Altlarına giydikleri kispetler, yağlanmaları, çimenler üzerinde sıra beklemeleri ve güreşe başlarken büyük bir merasime başlıyormuşçasına er meydanına yani sahanın ortasına çıkışları görülmeye değer…

 Cazgırlar ve davul zurna takımı ise günü saniyesi saniyesine takip eden ve mükemmel bir gösteri için belli ki artık çala çala ustalaşmış, suna suna işinin ehli olmuş kişiler… Cazgırların kendi üsluplarıyla çığırdıkları manilere kulak tıkamanız mümkün değil… Kimi zaman ünlü bir şairin çok bildik ama kendilerine göre adapte edilmiş dizeleri, kimi zaman Kuranı Kerim’den ayetlerden alıntılar, temenniler ve dualar… Kimsenin gönlünü kırmadan ustaca her iki güreşçiye de moral veren konuşmalar… “Yenildim diye erinme” diyerek gönül almalar…

“Davul zurna ile karşılanmak” terimi büyük olasılıkla yağlı güreşlerden türemiş bir deyim. Eğer önemli biriyseniz, çevrenin hatırı sayılır tüccarıysanız yada önemli bir mülki amir ve hele hele biraz da cömertseniz, davul zurna eşliğinde yapılan anonslarla güreş alanında karşılanırsınız. Halkı selamlar ve size ayrılan protokolde yerinizi alırsınız. Ancak bunun bir bedeli olduğunu unutmayın… Hem davul zurna ile karşılanmayı hak edeceksiniz hem de güreşler, güreşçiler için biraz yardımsever olacaksınız… Yani bir yerde “pamuk eller cebe” de demek bu “davul zurna ile karşılama”.

 Daha çok organizasyon komitesi ve güreş ağası bu işi önceden organize ediyorlar.. Kimler “davul zurna ile karşılanacak” belirleniyor ve hangisinde zurnanın sesi çok çıkacak, davulun tokmağına daha kuvvetli vurulacak ve daha çok mani düzülecek ayarlanıyor, beklenen bağışlar kadar karşılamanın gürültüsü ve şamatası artıyor…

 Tabii o yöreler için çok önemli bu karşılama faslı… Kendinizi gösterebileceğiniz güzel yerlerden bir tanesi… Örneğin seçimler öncesi yapılan Beşpınar Yağlı Pehlivan Güreşleri’nin en önemli konukları milletvekili adaylarıydı… Belediye Başkanı’nın söylediğine göre sayıları onbinleri bulan izleyiciler, milletvekili adayları için bulunmaz bir gövde gösterisi fırsatı aynı zamanda… Dolayısıyla karşılanmaları da katkıları da o denli büyük güreşlere. Cömertliklerini, güleryüzlerini ve ora halkına yakınlıklarını ifade edebilecekleri en etkili yer. Kendileri birşey söylemeseler bile cazgırların “Yöremizin eeeeeennnn kıymetliiiii…“ diye başlayan takdimleriyle göklere yükselmemek olası değil…

 Burada küçücük çocukların bu geleneği sürdürme istekleri çok dikkatimizi çekti… Güreşçiler Türkiye’nin dört bir yanından… Kimisi olimpiyat şampiyonu, kimisi Avrupa güreş şampiyonu, kimisi Kırkpınar’da başpehlivan… Zaten Beşpınar için Kırkpınar’dan sonraki en görkemli güreşlerin olduğu yer tabiri kullanılıyor sık sık yörenin ileri gelenleri tarafından…

 Biraz da güreşlere kaptırırsanız kendinizi gün hemen geçiveriyor… O yüzden buraya sabahın erken saatlerinde gelmek gerekir. Çünkü güreş alanının hemen altında yer alan ve dik bir merdivenle inilen “Yerküpe Mağarası” buranın doğal güzelliklerinden biri. 52 metrelik yeraltı mağarasına girişteki küçük şelale ve mağara içindeki yer şekillerinin ilginç oluşumu sizi bir an başka yerlere götürüveriyor… Her ne kadar uzaktan davul zurnanın sesi kulağınıza çalınsa da siz doğayla ilgilenmeyi yeğliyorsunuz kısa bir süre için…

 Bodrum Kaymakamı Abdullah Kalkan da yağlı güreşlerin “davul zurnayla karşılanan” şeref konukları arasındaydı… Mülki amirler tabii konumlarının getirdiği bir saygıyla karışılanıyorlar burada… İlimize yeniden atanan Valimiz Lütfi Yigenoğlu’da davetliler arasında olmasına rağmen aynı gün çıkan orman yangınları nedeniyle güreşlere katılamayan konuklar arasındaydı…

 Zaten Bodrum Kaymakamı Abdullah Kalkan da güreşleri aynı nedenle erkenden terk etmek zorunda kalmıştı…

 Güreş Ağalığı her yıl bir tür ihale ile adeta satın alınıyor. Amacı ise bir sonraki güreşlerin daha iyi olması ve sahibinin belirlenmesi… Bu yılın Menteşe Yağlı Güreşleri Ağası Mustafa Er yapılan arttırmada en yüksek parayı vererek bir yıl için yeniden güreş ağası seçildi… Aynı gün büyük şaşaalarla karşılanan ve yeni Güreş Ağası olması beklenen Pineta Otellerinin sahibi Hüseyin Durmaz’ın ise ihale sırasında ortadan kaybolması ilgi çekiciydi… Menteşe Yağlı Güreşleri Ağalığı seçiminin ardından günün en heyecanlı bölümü baş’a güreşen pehlivanın kim olacağı… Güreşler ilerledikçe ve başa yaklaşıldıkça kalite de artıyor ve güreşleri izlemek daha zevkli oluyor…

 Menteşe beldesinde her yıl Temmuz ayının ikinci haftası tertiplenen Yağlı Pehlivan Güreşleri aslında Marmaris’e, Bodrum’a, Fethiye’ye gelen turistler için ilginç bir seçenek… Bize göre yağlı güreşlerin sembolik halde tekrarlanır olması ve bir tür seyirlik güreşlerin sürdürülmesi bile turistler için ilgi çekici bir alternatif olabilir…

 Kadınlı erkekli, yaşlı genç her kesimden binlerce insanın izlediği Menteşe Beşpınar Yağlı Güreşleri bize çok farklı ve güzel bir pazar günü deneyimi yaşattı. Başka zamanlarda ancak televizyonlardan izleyebildiğimiz yağlı güreşlerin birebir içinde olmak hayli keyifli… Hele hele ”Güreş Ağa” sının yakınıysanız… Aslında Yağlı güreşlerin ardı arkası kesilmiyor. Her güreşte bir başka yöredeki güreşlerin anonsu yapılıyor… “Bu hafta şurada”, “gelecek ay bir başka ilçede” …

Belki de birçoğumuzun farkında olmadığı yaşayan bir gelenek çevremizde sürüp gidiyor…


Konu Yazarı :

Yorumlarınızı Yazın

Your email address will not be published.

Sonraki Yazılar

Üç Denize Yelken Seyrinden Seçmeler

Önceki Yazılar

Bodrum’dan Al Di Meola geçti…

En Son Yazılarımızdan Seçmeler

Bodrum’un Sarnıçları

Bodrum’un Sarnıçları Bu yazı Bodrumlife Dergisinin Sonbahar 2022 Sayısında yayınlanmıştır. Yazı: Mimar Sedef Nazan DEVELİ